Alamut Kalesi uzun zamandır okuduğum kitaplar arasında konusu en ilginç olanıydı. Kitap bir tarihi kurgu ama Hasan Sabbah ve Haşhaşilerinin gerçekte var olduklarını biliyoruz. Hasan Sabbah’ın, Alamut Kalesi’nin, fedailerin ve cennet bahçelerinin hikayesi.
Kitapta Alamut Kalesi’ni ele geçiren Hasan Sabbah’ın kalenin arka taraflarında kimsenin bilmediği gizli bahçelerinde yarattığı sahte bir cennet hayali ile tarihteki ilk suikastçiler olan haşhaşinlerin hikayesi anlatılıyor. Konu 11. yüzyıl İran’ında geçiyor.
Muhteşem bir zekaya ve sabra sahip olan Hasan Sabbah baş düşmanı Nizam’ül Mülk’ten intikam alabilmek için 20-30 yıl ilmek ilmek işlediği planını sonunda devreye sokuyor. Kalesine alıp savaş eğitimi verdiği bakir ve tecrübesiz ama yetenekli gençlere Allah’ın cennetin anahtarlarını kendisine verdiğini söyleyip kendini peygamber ilan ediyor. Gençlere haşhaş verip yıllarca en güzel cariye kızlarla, altın ve elmaslarla,çeşit çeşit hayvanlarla doldurduğu bahçelerine salıyor. Orada bir gün geçiren gençler vücutlarındaki haşhaşın da etkisiyle cennete gerçekten gidip geldiklerini düşünüyor ve artık o cennete tekrar kavuşabilmek için ölümü arzulayan birer ölüm makinasına dönüşüyor.
Sadece tarihi bir kurgu olarak değil aynı zamanda dinlerle ilgili derin sorgulamalar yapan bir felsefe kitabı olarak da okunabilir. Zaten okudukça Hasan Sabbah’ın muhteşem zekasına kendinizi tamamen kaptırıyorsunuz.
Kitabın yazarı Slovenyalı Vladimir Bartol. Alamut’ta en tanınmış Slovence eser olarak kabul edilmiş.2. Dünya savaşı sırasında yaşamış bir Sloven olarak 11. yüzyıl İran’ına ilgi duyması Sünni – Şii çatışmaları, İsmaili Hareketi hakkında yazması kendi ülkesinde epeyce tepki almış olmasına rağmen günümüze ideolojik öğeleri eleştiren en önemli kitaplardan biri olarak gelmiştir.
Mutlaka okuyun, hayran kalacaksınız.
Kitap 498 sayfa
Yayınevi Koridor Yayıncılık
Kitabı incelemek ve hemen almak için buraya tık tık