Uzun zamandır kitaplara daldım dizi izlemiyorum mu sanıyorsunuz.Hayır,asla!.. Şimdi size en son izlediğim 2016 romantik komedilerinden Madame Antoine’den bahsedeceğim.
Başrollerde Hyde,Jekyll,Me dizisinin kötü adamı Sung Joon oynuyor. O dizi için buraya tıklayabilirsiniz.
Sung Joon’la ilgili söyleyebileceğim ilk şey başrolün ona yakışmadığıdır. Bence o yüz ve mimiklerle çok güzel psikopat, dahi ve kötü adam rolleri yapabilir. Ama iyi adamlık ona gitmemiş. Ben hayatımda ilk kez bir insana gülmeyi yakıştıramadım. Asık suratlıyken karizma olan adamın gülümsediği zaman tam bir embesile dönmesi hayret verici bir şey…
Başrol kadın oyuncu Han Ye Seul.Ben ilk defa seyrettim. Ama çok beğendim. Ses tonu, mimiklerini kullanışı gerçekten iyiydi. Bu dizide yakışıklı ikinci adamlarımız yok maalesef. Karizmanın yanından bile geçemeyen bir idare eder diğer başka bir embesil tip iki erkek daha var.
Jung Jin Woon başroldeki psikolog Sung Joon’un anne ayrı baba bir kardeşi.
Neyse dizimizin konusuna gelirsek; Stanford Üniversitesi profesörlerinden (Bir kere de Seul Üniversitesi falan olsun ya) psikolog Sung Joon aşk üzerine bir deney yapmaktadır. Deneyin konusu kadın milletinin aşık falan olmadığını, aşk dedikleri şeyin sadece yakışıklı, havalı ve zengin adamları seçmelerinden başka bir şey olmadığını ispatlamaya çalışan saçma bir deney. Bir kadını denek seçip bir tane eğitimli ve zengin, bir tane yakışıklı ve genç, bir tane de zeki ve sadık adam tarafından oluşturulan çeteyle bir aşk oyunu başlatıyorlar. Kadın gerçeği bilmediğinden bu üç çeşit adamın da kendisinden hoşlandığını sanıyor sonuç olarak deneyin konusu; kadın kimi seçecek?
Han Ye Seul’de erken yaşta evlenip boşanmış, yurtdışında üniversitede okuyan bir kızı olan,onun masraflarını çıkarabilmek için kendi işlettiği kafesi Madame Antoine de falcılık yapan biridir. Kraliçe Antoinette’nin kendisiyle konuştuğunu iddia edip bir yelpazenin ardından saçma sapan cümleler kurarak insanların geleceğini okumaya çalışır. Ama onun asıl yeteneği beden dilidir.Tıpkı Sherlock Holmes gibi detaylı gözlemleyip yorumlayarak insanları okumaktadır.
İğrenç bir gülüş daha…
Psikoloğumuzun kliniğinin ve deneyinin adı da tesadüfe bakın ki Madame Antoine’dir.Ve gelir kafenin üst katını kiralar. Daha sonra da deneyi için Han Ye Seul’u denek olarak seçer. Olaylar da böyle başlar. Artık ortada gerçek bir aşk mı var yoksa deney mi sürüyor diye dizi boyunca emin olamıyorsunuz.
Bu kadar güzel yaşlı kadın mı olur bee…
Yan roller de Profesör olan yaşlı kadını çok sevdim. Chang Mi-Hee tam 58 yaşındaymış. Hangi 58 yaşındaki kadın bu kadar güzel olabilir kadına bayıldım. Hayatını yaşayamamış,hiç aşık olmamış ve 58 yaşında tiroid kanseri olduğunu öğrenmiş bir kadın.Günlerinin sayılı olduğunu öğrenmesiyle son günlerde ölmeden önce yapılacaklar listesi oluşturur. Liste de aşık olmakta vardır. Ve klinikte çalışmaya başlamasıyla Sung Joon’umuzun kardeşi torunu yaşındaki Jung Jin Woon’a aşık olur. Çok çok üzücü bir aşk hikayesi de vardı dramamız da ama Chang Mi Hee’nin utanmaları sevdiğini görünce yüzünün aydınlanması falan çok sevimliydi.
Bunlarda dahi asistan ve kızkardeş
Bir de falcımızın kızkardeşi ile psikoloğumuzun asistanı olan çocuk arasında bir aşk vardı. Ay o çocuk ne mal bir şeydi bir de çok zeki güya ve psikolojide okuyor.
Tüm bu karışık güruh aşk ile ilgili deney için sürekli bir aradadır ve dizi özellikle ilk bölümlerde çok eğlenceli gidiyor. Sonra biraz durağanlaşıyor sonlarda bir atakla toparlayacaklar derken eliniz böğrünüzde kalakalıyorsunuz. Sonu kötü değildi ama sadece çok pat diye bitiyor bu kore dizileri.
Ben gene çok çok uzun anlattım. Toparlarsak beklentileriniz yüksek olmasın çerezlik bir dizidir. Eğlenirsiniz. Diziyi hemen izlemek için de buraya tık tık…
Follow