Vee “Şeytan Marka Giyer” ya da orjinal adıyla “Şeytan Prada giyer”in devamı olan ” İntikam Prada Giyer” çıktı. Bende her vazifeşinas kitap kurdu gibi aldım, okudum ve anlatıyorum. İlk kitabı okuyanlar ya da filmini izleyenler zaten konuyu biliyor. Bu kitap 1.kitaptan 10 yıl sonrasında başlıyor. Kahramanımız Andrea (Andy) yakışıklı ve sevimli sevgilisi Alex’ten ayrılmış, annesi babası boşanmış, en iyi arkadaşı ülkenin öbür ucuna taşınmış bir şekilde karşılıyor bizi. Aynı zamanda Runway’de nefret ettiği Miranda’nın baş asistanı olan Emily ile kanka ve ortak olarak yaptıkları gelin dergisi piyasa da başarılı olmuş kahramanlarımız kariyer basamaklarını hızla tırmanmaya başlamıştır. Andy’nin yeni sevilisi de dergisinin baş yatırımcılarındandır.
Kitap Andy’nin düğününde başlıyor ve Andy yakışıklı ve zengin Max ile kayınvalidesi kendisini istememesine rağmen evleniyor. Ben kitapta en çok Emily ile kanka olmalarına şaşırmıştım ama bunun neden ve nasılı ilerleyen sayfalar da detaylı olarak anlatıldığı için okuyucunun kafasında soru işareti kalmıyor.
Emily ile yaptıkları dergi o kadar başarılı oluyor ki yayıncılık sektöründeki en büyük kuruluş yani Elias Clark onu satın almak istiyor. Tabi ki asıl alıcımız Miranda Priestly. Bu satış kahramanlarımızı zengin edecektir etmesine de sözleşme gereği tam 1 yıl Miranda için çalışmaları gerekmektedir.İşte asıl handikap bu, tüm o işkencelere tekrar dayanabilecekler mi?
Kitabın sonunda da yazar başta yarattığı hayalkırıklığını temizliyor ve her şey olmasını istediğiniz biçime geri dönüyor.Daha fazla detay verip kitabın sonunu mahvetmek istemiyorum.Artık buradan çıkarın bir şeyler deyip kitap arkasıyla sizleri baş başa bırakıyorum.
” Yaşadığı sürece nerede olsa bu sesi tanırdı.Arayan kişiye özel kaydedilen o modası geçmiş melodi. Yalnızca çok uzun süredir bunu duymamıştı ve… birden her şey anlam kazandı.Çantasından telefonunu çıkarmadan önce göreceği şeyin ne olduğunu biliyordu ama ekranında arayan kişi ibaresinin yanında o iki kelimeyi görünce yine de şaşırdı: Miranda Priestly…
Cevap vermeyecekti. Veremezdi. Andy derin bir nefes aldı,telefonu kapatıp yeniden çantasına attı.Telefon yeniden çalmaya başladı.Kalbinin hızla attığını hissedebiliyordu ve nefes almak gitgide güçleşiyordu.Nefes al,nefes ver, dedi kendi kendine, şimdi artık sulu sepken yağışın dövmeye başladığı yüzünü korumak için çenesini içeri çekip sıkıştırırken.Ve yürümeye devam et”
Follow